Sacco ve Vanzetti



Amerika Birleşik Devletleri tarihine bir kara leke olarak geçmiş bu yargısız infaz elbette bilinmeli. Yargı sistemi çeşitli sıfatlara sahip insanlara göre tavır alamaz. Dünya tarihinde maalesef bunun örneklerini hep gördük. 21. yy ile adalete ulaşmak belki daha kolay olarak umuluyordu fakat kendi ülkemizde daha net görüyoruz ki adalete ulaşmak için adalet sağlayıcıların 'insan' bilincinde olması gerekiyor. Tarihten ders almalıyız.
Here's To You Nichola and Bart



15 Nisan 1920 tarihinde bir ayakkabı firmasında muhasebe müdürü olan Frederick Parmenter ve fabrikanın güvenlik görevlisi Alessandro Berardelli yaklaşık 16.000 Dolar ile bankaya ödeme yapmak için yola çıkarlar. Yolda saldırıya uğrarlar. Saldırı sonucu yaşamlarını yitirirler ve soyulurlar. Bunun sorumlusu olarak ise 5 Mayıs tarihinde tutuklanan ve üzerlerinde anarşist bildiri ile silahlar çıkan Sacco ile Vanzetti olarak kabul edilir. 

İntikamın başlangıç tarihi: 5 Mayıs 1920.

İntikam olarak görülmesinin sebebi ise göçmenlere ve anarşistlere karşı yükselen nefret. Bu dava üzerinden bir nevi gözdağı vermek. Daha net olarak söylemek gerekirse kendinden olmayanları, masumların canını alarak uyarmak.



''america sacco ve vanzetti ölmemeli.'' - Allen Ginsberg (Amerika Şiirinden)

Herhangi bir kanıt olmadığı halde 7 yıllık yargılanma süreçleri başlamıştı. Gerek engellemeler gerek dil farklılığı sebepleriyle savunmalarını bile tam olarak yapamadılar. Yargıç amerikan milliyetçisi çizgisinde jüri ise zenginlerden oluşuyordu. 1925 yılında cinayeti işleyenlerin itirafları bile iki masumu kurtarması gerekirken dikkate alınmadı. Dünyanın her yerinde adaletsizliğe karşı toplu eylemler yapıldı.  23 Ağustos 1927'de suçlu oldukları kanıtlanamayan bu masum iki 'farklı' insan idam edildi.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yanıyordu kanlarında şavkı İtalya güneşlerinin
koştular temiz esmer alınlarla hayatın sesine,
dövüştüler yanında dövüşen kardeşlerinin.
Yeni dünyada düştüler eski zulmün pençesine!
Yedi yıl ölümün karşısında gülerek durdular.
Elektrikli iskemleye
kadife bir koltukmuş gibi oturdular.
Yürekleri dört bin volta yedi dakka dayandı.
Yandı yürekleri
yedi dakka yandı!..

Nazım Hikmet


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder